İnşaat Mühendisliği Yüksek Lisans Programı / Civil Engineering Master's Degree Program
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11413/4949
Browse
Browsing İnşaat Mühendisliği Yüksek Lisans Programı / Civil Engineering Master's Degree Program by Type "Thesis"
Now showing 1 - 5 of 5
- Results Per Page
- Sort Options
Publication Türk inşaat sektöründe ERP uygulamalarında karşılaşılan riskler(İstanbul Kültür Üniversitesi / Fen Bilimleri Enstitüsü / İnşaat Mühendisliği Anabilim Dalı, 2010) Yıldız, Burç; Dikmen, ÜmitÜlkemizde, her geçen gün daha gelişen inşaat sektörünün, önde gelen firmaları, üstlendikleri projeleri daha etkin sistemlerle yönetme gereklerini karşılayabilmek amacıyla ERP (Enterprise resource planning - Kurumsal kaynak planlama) sistemlerine olan ilgi ve ihtiyacları her geçen gün artmaktadır. Aynı zamanda, rekabet platformlarının global ölçeklere ulaşması sebebiyle daha etkin bir yönetim sistemine sahip olmanın değeri son yıllarda iyice anlaşılmaya başlanmıştır. Bununla beraber özellikle geçtiğimiz son birkaç sene içerisinde inşaat yatırımlarının yüksek seviyede seyretmesi sonucunda çok sayıda inşaat firması, ERP sistemlerine yatırım yapmıştır. Sonuçta ortaya çıkan tabloya bakıldığında yapılan bu yatırımların azımsanmayacak bölümünün başarısızlıkla sonuçlanabildiği görülmektedir. Nedenlerin, büyük bölümü inşaat firmalarının karakteristik özelliklerinden kaynaklanırken, bazen yanlış tercihlerin yapılması veya kullanım hataları gibi sebepler de uyarlama ve kullanıma geçiş projelerinin başarısını etkileyebilmektedir. ERP sistemlerinin sayısının artan bir ivmeyle yükseldiği bu günlerde firmaların seçimlerini ve aksiyonlarını doğru bir şekilde yapabilmeleri için bir kaynak oluşturulması amaçlanan bu çalışmada karşılaşılan muhtemel riskler ve sebepleri incelenmiştir.Publication Türkiye'de, İnşaat İşçilerinin Mesleki Motivasyon Düzeylerini Etkileyen Faktörlerin İncelenmesi ve Analizi(İstanbul Kültür Üniversitesi / Fen Bilimleri Enstitüsü / İnşaat Mühendisliği Anabilim Dalı, 2018) Geçer, Yavuz; Tarhan, İbrahim Ethem; 114926Motivasyon, kısaca bireyi isteklendirmek, çalışmaya sevk etmek ve kendi istek ve arzusu doğrultusunda hedeflenen sonuçlara ulaştırmak anlamına gelmektedir. Motivasyon, bireyleri çalıştıkları işletmelerin hedefleri doğrultusunda en verimli şekilde yönlendirme işidir. İşletme açısından motivasyon, işletmenin ve çalışanlarının isteklerine yanıt verebilen bir iş ortamı oluşturarak, çalışanların yapılmasını istedikleri davranışlara yönelmelerini sağlamak ve işletme hedeflerine en verimli şekilde ulaşmaktır. Motivasyon psikolojik bir kavramdır ve kişiden kişiye farklılıklar göstermektedir. Kimi insanlar ekonomik araçlarla motive olurken, kimileri de örgütsel araçlarla motive olmaktadır. İnsanlar, nitelikleri, sosyal çevreleri, beklentileri, psikolojik yapıları açısından birbirlerinden tamamen farklıdır. Bu farklılıklar çalışma hayatında da farklılıklar oluşturmaktadır. İşletmeler, çalışanlarının motivasyon düzeylerini yükseltmek için hem onların içsel durumlarını iyi analiz etmeli, hem de uygulanacak olan dışsal motivasyon faktörlerini iyi seçmelidir. İnşaat sektörü gibi dinamik, sürekli değişkenlik gösteren, yüksek risk ortamları olan ve iş güvenliği konularının takibinin çok zor olduğu işletmelerde çalışanların motive olabilmelerini sağlamak ve onlardan verim alabilmek son derece önemlidir. Bu çalışmanın amacı; Türkiye'de çalışan inşaat işçilerinin motivasyon düzeylerini etkileyen faktörlerin demografik özelliklerine göre kıyaslanmasını incelemek ve çalışanların fiziksel, örgütsel ve psiko-sosyal motivasyon faktörlerinin hangilerinden daha fazla etkilendiğini ortaya çıkarmaktır. Bu tez çalışmasında öncelikle motivasyon kavramına, sürecine ve çalışanların motivasyonunu etkileyen faktörlerin açıklanmasına yer verilmiştir. Devamında inşaat sektöründe motivasyon kavramına değinilmiş ve geçmişte yapılmış olan çalışmalar incelenmiştir. Daha sonra inşaat sektöründe çalışan 200 kişiye yapılan anket uygulamasının analizleri yapılmıştır. Son olarak bulgular dahilinde sonuç ve öneriler verilmiştir. Anahtar Kelimeler: Motivasyon, Motivasyon faktörleri, Türk inşaat sektörüPublication Yapay sinir ağları metodu ile gayrimenkul değerleme(İstanbul Kültür Üniversitesi / Fen Bilimleri Enstitüsü / İnşaat Mühendisliği Anabilim Dalı, 2012-05) Saraç, Erhan; S. Ümit DikmenGayrimenkul, dünya ekonomisinin en önemli yapı taşlarından birisidir. Gayrimenkullerin doğru olarak değerlendirilmesi düzgün bir ekonomik yapı için önemlidir. Günümüzde gayrimenkul değerlemesi için ağırlıklı olarak emsal karşılaştırma, gelir yöntemi ve maliyet yöntemleri kullanılmaktadır. Bu çalışmada konutların değerlemesi için bir yapay sinir ağları modeli geliştirilmiştir. Modelin geliştirilmesi aşamasında Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) lisanslı bir gayrimenkul değerleme firmasının İstanbul ilinin farklı ilçelerinde konumlu toplam 400 değerleme raporu analiz edilmiştir. Raporlardan gayrimenkulün değerini etkileyen 12 parametre seçilerek sayısallaştırılmıştır. Sayısallaştırılan veriler ile yapay sinir ağı oluşturulup 28 farklı model denenmiştir. Modellerin başarı oranları değişken olup Çok Katmanlı Algılayıcı (MLP) modeli yaklaşık %94 korelasyon ve %87 doğruluk payı ile değere ulaşmıştır.Publication Yapay sinir ağları metodu ile kalıp işlerinde bir verimlilik ve adam-saat tahmini modeli(2009) Sönmez, Murat; Dikmen, Umut1980'li yılların başından itibaren mühendislikte artarak uygulama alanı bulan yapay sinir ağları yöntemi, temelinde insan beyninin çalışma ilkelerini taklit ederek çalışan bir problem çözümleme yöntemidir. Yöntemin en önemli özelliği gerçek veriler ile kurulan modelin eğitilmesi ve eğitilmiş olan modelin yeni veriler için sonuç üretebilmesidir. Bu bağlamda kurulan model sürekli olarak yeni veriler ile sürekli kendini yenileyebilmesidir. Diğer bir deyişle model sürekli öğrenerek kendini geliştirebilmektedir. Bu çalışmada, bina türü projelerde kaba yapı maliyetleri içerisinde önemli yer tutan kalıp işlerine ait adam-saat ve verimlilik değerlerinin sağlıklı tahmini amacıyla yapay sinir ağları yöntemi ile bir karar destek sistemi oluşturulması hedeflenmiştir. Bu amaçla çalışmanın ilk aşamasında bir yapay sinir ağı oluşturulmuştur. Bu aşamanın en önemli kısmı girdi ve çıktı değişkenlerinin tespitidir. İkinci aşamada oluşturulan bu ağ elde mevcut bulunan üstyapı projelerine ait kalıp puantajları eğitilmiştir. Üçüncü ve son aşamada ise modelin sağlıklı çalışıp çalışmadığı farklı projelerden elde edilen veriler ile test edilmiştir.Publication Yüzey oturmalarının yapıların dinamik dayanımına etkisi(İstanbul Kültür Üniversitesi / Fen Bilimleri Enstitüsü / İnşaat Mühendisliği Anabilim Dalı / Yapı Bilim Dalı, 2011-08) Gülbay, Hüseyin Selçuk; Ümit DikmenHızla artan kentleşme nedeniyle, başta metro ve karayolu tünelleri gibi ulaştırma ile ilgili yapılar olmak üzere bazı kentsel fonksiyonların daha iyi gerçekleştirilmesi için yeraltının kullanılması zorunlu hale gelmektedir. Önemli ölçüde yaygınlaşan metro ve kara yolu tünel inşaatları, genellikle meskûn alanların altından geçmektedir. Bu meskûn alanlarda bulunan yapıların büyük bir bölümü ise orta yükseklikteki betonarme çerçeve sistemli, 4 - 5 katlı ve tekil temelli yapılardır. Bu yapılar 22 yıl gibi uzun bir süre yürürlükte kalan, 1975 Afet Yönetmeliği (ABYYHY-1975) esas alınarak tasarlanmıştır. Yüksek deprem riski taşıyan şehirlerde uygulanan tünel çalışmaları sırasında oluşan arazi topografyasındaki değişiklikler, yüzey çökmeleri ve yüzey şekil değiştirme hareketlerinin parametrelerinin önceden kestirimi, bu tür yapıların emniyeti açısından daha da önem taşımaktadır. Bu çalışmada; tünel çalışmaları nedeniyle oluşan yüzey şekil değiştirme parametrelerinin kestirimi için deneysel, yarı teorik bağıntılar kullanılarak 25, 50 ve 75mm olmak üzere 3 farklı çökme derinliğine ait parametreler elde edilmiş ve ülkemizdeki mevcut yapı stokunun büyük bir bölümünü temsil edecek 3 farklı yapı modeli oluşturulmuştur. Oluşan 72 farklı sistemde statik itme analizi çözümlemesi yapılarak; yüzey oturmalarının bu binaların deprem dayanımına etkileri irdelenmiştir. Analizler 4 farklı parametreye göre değerlendirilmiştir. Birinci parametre yapıların tünel merkezine göre konumları, ikinci parametre tünellerde meydana gelen maksimum çökme derinliği, üçüncü parametre yapıların kiriş açıklıkları, dördüncü parametre ise yapı zemin etkileşiminde kullanılan yaylar olarak belirlenmiştir. Buna göre görülmüştür ki 25mm ve 50mm çökme derinliğinde yapının açıklığı deprem dayanımını çok fazla etkilememekte fakat 75mm çökme derinliğinde görülmektedir ki; açıklık arttıkça dayanım artmaktadır, yani açıklığı en az olan yapının dayanımı en azdır. 3. konumda 5m açıklıklı yapının deprem dayanım kapasitesi % 20 azalırken 6.0m açıklıklı yapının %15, 7.0m açıklıklı yapının ise %10 azalmıştır. Ayrıca 25mm ve 50mm de kiriş açıklığının önemli bir etkisi yoktur. Fakat 75mm çökme derinliğinde kiriş açıklığının her 1m artmasıyla dayanım %5 artmaktadır. Yani yapının çukur üzerinde geniş bir alana oturması yapıdaki oturma çarpıklığını azaltmaktadır.