Psikoloji Bölümü / Department of Psychology
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11413/6789
Browse
Browsing Psikoloji Bölümü / Department of Psychology by Author "Ateş, Nida"
Now showing 1 - 6 of 6
- Results Per Page
- Sort Options
Publication Open Access Büyüme Korkusu ile Psikolojik Belirtiler Arasındaki İlişkinin İncelenmesi(Kırgızi̇stan-Türki̇ye Manas Üni̇versi̇tesi̇, 2020) Ateş, Nida; YILDIRIM, MELİS SERAY ÖZDENBu çalışmanın amacı büyüme korkusu ile psikolojik belirtiler arasındaki ilişkiyi incelemektir. Bu amaç doğrultusunda büyüme korkusu kavramı, bağımsız yaşama hazırlık ve sorumluluğu içselleştirmede zorlanma, evlenmeye karşı olumsuz tutum, sosyal-duygusal yalnızlık, romantik ilişkiyi sürdürmede zorlanma alt boyutları ile ele alınmıştır. Çalışma, 18-35 yaş aralığında bulunan, İstanbul’da yaşayan, 201 kadın ve 199 erkek olmak üzere toplam 400 kişiyle gerçekleştirilmiştir. Veri toplama aracı olarak Demografik Bilgi Formu, Kısa Semptom Envanteri ve Büyüme Korkusu Ölçeği kullanılmıştır. Çalışma sonucunda büyüme korkusu ile psikolojik belirtilerden hostilite, somatizasyon, olumsuz benlik, depresyon ve genel semptom ortalaması arasında pozitif yönde anlamlı ilişki bulunmuştur. Büyüme korkusunun bağımsız yaşama hazırlık ve sorumluluğu içselleştirmede zorlanma, romantik ilişkiyi sürdürmede zorlanma ve sosyal duygusal yalnızlık alt boyutları ile hostilite, somatizasyon, olumsuz benlikle ilgili belirtileri, depresyon ve genel semptom ortalaması arasında pozitif yönde anlamlı ilişki bulunmuştur. Büyüme korkusunun evliliğe karşı olumsuz tutum alt boyutu ile ise sadece depresyon düzeyi ve genel semptom ortalaması arasında pozitif yönde anlamlı ilişki bulunmuştur. Kadınlar ve erkekler arasında hem büyüme korkusu hem de psikolojik belirtiler açısından istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmamıştır. Katılımcıların çalışıp çalışmama durumuna göre psikolojik belirtileri incelendiği zaman sadece olumsuz benlikle ilgili belirtileri ve genel semptom ortalamaları açısından aralarında anlamlı farklılık olduğu saptanmıştır.Publication Embargo Büyüme Korkusu Ölçeği'nin (BKÖ) Geliştirilmesi: Geçerlilik ve Güvenirlik Çalışması(2018) Ateş, Nida; YILDIRIM, MELİS SERAY ÖZDEN; 245905; 107268Bu araştırmanın amacı, 18-35 yaş arasındaki kişilerin normal gelişim süreçleri içinde büyümek ve yetişkin olmakla ilgili korkularını ölçecek bir ölçek geliştirmektir. Açımlayıcı Faktör Analizi (AFA), Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) ve test tekrar test güvenirlik analizleri için üç ayrı çalışma grubu üzerinden toplam 733 kişi ile çalışma yürütülmüştür. AFA sonucunda varyansın % 58.16’sını açıklayan 14 madde ve 4 faktörden oluşan bir yapı elde edilmiştir. DFA sonucuna göre maddelerin faktör yüklerinin .51 ile .87 arasında değiştiği görülmektedir. DFA sonucunda uyum indeksi değerleri χ²= 247.03, χ²/df= 3.48; RMSEA=0.073, GFI=0.93, CFI=0.93, IFI=0.93, SRMR= 0.056 olarak bulunmuştur. Bu değerler modelin kabul edilebilir uyum düzeyinde olduğunu göstermektedir. Ölçeğin tümü için elde edilen iç tutarlılık katsayısı ise .75 olarak belirlenmiştir. Ölçeğin madde toplam korelasyonlarının .24 ile .56 arasında değiştiği görülmüştür. Araştırmadan elde edilen bulgular Büyüme Korkusu Ölçeği’nin psikoloji alanında kullanılabilecek geçerli ve güvenilir bir ölçme aracı olduğunu göstermektedir.Publication Metadata only Çatışma Çözme Eğitiminin 6. Sınıf Öğrencilerinin Çatışma Çözme Becerilerine ve Özsaygı Düzeylerine Etkisi(2018-07) Ateş, Nida; Taşören, Aslı Burçak; 245905; 108723Bu araştırmada, çatışma çözme eğitim programının ortaokul altıncı sınıf düzeyindeki öğrencilerin, çatışma çözme becerilerine ve özsaygı düzeylerine etkisi incelenmiştir. Araştırma, çatışma çözme eğitim programının etkinliğini test etmek amacıyla, İstanbul ili, Avcılar ilçesi bir özel okulda okuyan, ortaokul altıncı sınıf düzeyindeki 15'i deney, 15'i kontrol grubunda olmak üzere toplam 30 öğrenciyle yürütülmüştür. Araştırmada, ön test-son test-izleme testi kontrol gruplu desen kullanılmıştır. Deney grubundaki 15 öğrenciye Çatışma Çözme Eğitimi verilmiş, kontrol grubuna ise, herhangi bir uygulama yapılmamıştır. Eğitim programı uygulanmadan önce ve sonra, deney ve kontrol gruplarının çatışma çözme davranışları Çatışma Çözme Davranışını Değerlendirme Ölçeği (ÇÇDDÖ) ile, özsaygı düzeyleri ise Coopersmith Özsaygı Envanteri (CÖE) ile değerlendirilmiştir. Deney grubuna verilen çatışma çözme eğitimi tamamlandıktan 1 hafta sonra kontrol grubuyla birlikte her iki gruba da son test olarak ÇÇDBÖ ve CÖE verilmiştir. Uygulanan eğitim programı sonrasında kazanılan çatışma çözme becerilerinin ve değişeceği düşünülen özsaygı düzeylerinin, kalıcı bir etkiye sahip olup olmadığım test etmek amacıyla son testin uygulanmasından 4 hafta sonra, izleme çalışması yapmak amacıyla deney ve kontrol gruplarına tekrar ÇÇDBÖ ve CÖE uygulanmıştır. Bulgulara bakıldığında, çatışma çözme eğitim programının sonucunda, deney grubundaki öğrencilerin, çatışma çözme becerileri ve özsaygı düzeylerinin yükseldiği görülmüştür. Çatışma çözme eğitim programına katılmayan kontrol grubunun olumlu çatışma çözme becerileri ve özsaygı düzeylerinde ise bir farklılık gözlenmemiştir.Publication Embargo Panik Bozuklukta Bilişsel Davranışçı Terapi: Bir Olgu Sunumu(2008) Ateş, Nida; Arcan, Kuntay; 245905; 30206Bu olgu sunumunda, DSM-5’e göre panik bozukluk belirtileri gösteren, 19 yaşında erkek bir danışanın, Bilişsel Davranışçı Terapi yaklaşımıyla 11 seanslık tedavi süreci anlatılmıştır. Danışanın akut problemi olan panik atak semptomlarıyla başa çıkmak için yaptığı güvenlik sağlayıcı davranışlar ve kaçınma davranışları davranışçı yaklaşımla ortadan kaldırılmış, bedensel duyumları hakkındaki yanlış yorumlamaları ise bilişsel yaklaşımla değiştirilmiştir. Danışanın diğer şikayeti olan, evde yalnız kalmaktan korkma ile ilgili, yaşayarak maruz bırakma kapsamında ev ödevleri planlanmıştır. Bu uygulamaların neticesinde; güvenlik sağlayıcı davranışları ya da kaçınmaları olmaksızın, korktuğu felaketlerin gerçekleşmediğini deneyimlemesi sağlanmıştır. Panik bozuklukla ilgili psiko-eğitim, bilişsel yeniden yapılandırma, maruz bırakma, nefes ve gevşeme egzersizleri, duyguları ben dili ile ifade edebilme öğretimini içeren bu tedavi yaklaşımının detayları ve sonuçları ilgili literatür ışığında detaylandırılmıştır.Publication Open Access Bir Terör Saldırısına Şahit Olan Kişilerin Olaya Şahitlik Biçimlerine Göre Travma Sonrasında Stres Belirtilerinin ve Dünyaya İlişkin Varsayımlarının İncelenmesi(2018-07) Deniz, Derya; Ateş, Nida; 239499; 245905Bu çalışmanın amacı, bir terör saldırısına şahit olan kişilerin olaya şahitlik durumlarına göre travma belirtilerinin ve dünyaya ilişkin varsayımlarının karşılaştırılması; bu kişilerin bireycilik ve toplulukçuluk eğilimleri ile travma sonrası stres belirtileri ve dünyaya ilişkin varsayımları arasındaki ilişkinin incelenmesidir. 10 Aralık 2016’ta İstanbul’da (Vodafone Arena Saldırısı) bombalı araçla yapılan terör saldırısına görsel ve işitsel şahitliğin yanı sıra medya yoluyla da şahitlik eden 18 yaş üzeri, 133 kişi çalışmanın örneklemini oluşturmaktadır. Katılımcılar basit seçkisiz örnekleme yöntemiyle seçilmiştir. Çalışmada demografik form, Travma Sonrası Stres Belirtisi Ölçeği, Bireycilik Toplulukçuluk Ölçeği ve Dünyaya İlişkin Varsayımlar Ölçeği kullanılmıştır. Saldırı olayına görsel şahit olma, işitsel şahit olma, yakınını kaybetme, yakını yaralanma ve olayı haber kaynaklarından öğrenme olmak üzere 5 şahitlik durumuna göre ayrılmış grupların, dünyaya ilişkin varsayımları ve travma sonrası stres belirti düzeyleri ANOVA çoklu karşılaştırma testleri ile karşılaştırılmıştır. Travma sonrası stres belirtileri ve dünyaya ilişkin varsayımlarının cinsiyete ve saldırı olayı öncesinde travma yaşantısı olma- olmama durumlarına göre karşılaştırılması ise bağımsız t testi ile yapılmıştır. Bireycilik eğilimi ve toplulukçuluk eğilimi ile travma sonrası stres belirtileri ve dünyaya ilişkin varsayımları arasındaki ilişkiyi araştırmak için ise Pearson korelasyon analizi yapılmıştır. Araştırmanın bulgularına göre, terör saldırısına şahit olma biçiminin kişilerin dünyaya ilişkin varsayımlarından adalet varsayımı puanlarına etki ettiği görülmektedir. Dolayısıyla terör saldırısına şahit olma durumlarına göre ayrılan grupların adalet varsayımları puanlarında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olduğu bulunmuştur. Bu farklılığın hangi gruplar arasında olduğunu belirlemek için gruplar birbirleriyle karşılaştırılmış olup; terör saldırısına görsel şahitlik edenlerin adalet varsayımı puanları, olayı haber kaynaklarından ve sosyal medyadan öğrenenlerin puanından daha yüksek bulunmuştur. Terör saldırısına görsel şahitlik edenlerin adalet varsayımı puanları, işitsel şahitlik edenlerin puanından yüksek bulunmuştur. Terör saldırısına şahit olma biçiminin kişilerin dünyaya ilişkin varsayımlarından kontrol varsayımı puanlarına etki ettiği görülmüş, terör saldırısına görsel şahitlik edenlerin kontrol varsayımı puanları olayda yakınını kaybedenlerin puanından daha yüksek bulunmuştur. Bireyin dünyayı kendi davranışlarıyla belirleyebileceği ve incinebilirlik olasılığını uygun davranışlarla en aza indirebileceği varsayımı olan kontrol varsayımı cinsiyete göre anlamlı farklılık göstermektedir. Erkeklerin kontrol varsayımları kadınlara göre daha yüksek bulunmuştur. Araştırmaya katılan kişilerin travma sonrası stres belirti düzeylerinin, geçmişte travma yaşantısı olma ve olmama durumlarına göre anlamlı farklılık gösterdiği bulunmuştur. Geçmişte travma yaşantısı olanların travma sonrası stres belirti düzeyleri, travma yaşantısı olmayanlara göre daha yüksek bulunmuştur. Bireycilik eğilimi ile dünyaya ilişkin varsayımlardan rastlantısallık varsayımı arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Bireycilik eğilimi arttıkça rastlantısallık varsayımı artmaktadır.Publication Open Access Bir Terör Saldırısına Şahit Olan Kişilerin Olaya Şahitlik Biçimlerine ve Bireycilik Toplulukçuluk Eğilimlerine Göre Travma Sonrasi Stres Belirtilerinin ve Dünyaya İlişkin Varsayımlarının İncelenmesi(2018) Deniz, Derya; Ateş, Nida; 239499; 245905Bu çalışmanın amacı, bir terör saldırısına şahit olan kişilerin olaya şahitlik durumlarına göre travma belirtilerinin ve dünyaya ilişkin varsayımlarının karşılaştırılması; bu kişilerin bireycilik ve toplulukçuluk eğilimleri ile travma sonrası stres belirtileri ve dünyaya ilişkin varsayımları arasındaki ilişkinin incelenmesidir. 10 Aralık 2016’ta İstanbul’da (Vodafone Arena Saldırısı) bombalı araçla yapılan terör saldırısına görsel ve işitsel şahitliğin yanı sıra medya yoluyla da şahitlik eden 18 yaş üzeri, 133 kişi çalışmanın örneklemini oluşturmaktadır. Katılımcılar basit seçkisiz örnekleme yöntemiyle seçilmiştir. Çalışmada demografik form, Travma Sonrası Stres Belirtisi Ölçeği, Bireycilik Toplulukçuluk Ölçeği ve Dünyaya İlişkin Varsayımlar Ölçeği kullanılmıştır. Saldırı olayına görsel şahit olma, işitsel şahit olma, yakınını kaybetme, yakını yaralanma ve olayı haber kaynaklarından öğrenme olmak üzere 5 şahitlik durumuna göre ayrılmış grupların, dünyaya ilişkin varsayımları ve travma sonrası stres belirti düzeyleri ANOVA çoklu karşılaştırma testleri ile karşılaştırılmıştır. Travma sonrası stres belirtileri ve dünyaya ilişkin varsayımlarının cinsiyete ve saldırı olayı öncesinde travma yaşantısı olma- olmama durumlarına göre karşılaştırılması ise bağımsız t testi ile yapılmıştır. Bireycilik eğilimi ve toplulukçuluk eğilimi ile travma sonrası stres belirtileri ve dünyaya ilişkin varsayımları arasındaki ilişkiyi araştırmak için ise Pearson korelasyon analizi yapılmıştır. Araştırmanın bulgularına göre, terör saldırısına şahit olma biçiminin kişilerin dünyaya ilişkin varsayımlarından adalet varsayımı puanlarına etki ettiği görülmektedir. Dolayısıyla terör saldırısına şahit olma durumlarına göre ayrılan grupların adalet varsayımları puanlarında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık olduğu bulunmuştur. Bu farklılığın hangi gruplar arasında olduğunu belirlemek için gruplar birbirleriyle karşılaştırılmış olup; terör saldırısına görsel şahitlik edenlerin adalet varsayımı puanları, olayı haber kaynaklarından ve sosyal medyadan öğrenenlerin puanından daha yüksek bulunmuştur. Terör saldırısına görsel şahitlik edenlerin adalet varsayımı puanları, işitsel şahitlik edenlerin puanından yüksek bulunmuştur. Terör saldırısına şahit olma biçiminin kişilerin dünyaya ilişkin varsayımlarından kontrol varsayımı puanlarına etki ettiği görülmüş, terör saldırısına görsel şahitlik edenlerin kontrol varsayımı puanları olayda yakınını kaybedenlerin puanından daha yüksek bulunmuştur. Bireyin dünyayı kendi davranışlarıyla belirleyebileceği ve incinebilirlik olasılığını uygun davranışlarla en aza indirebileceği varsayımı olan kontrol varsayımı cinsiyete göre anlamlı farklılık göstermektedir. Erkeklerin kontrol varsayımları kadınlara göre daha yüksek bulunmuştur. Araştırmaya katılan kişilerin travma sonrası stres belirti düzeylerinin, geçmişte travma yaşantısı olma ve olmama durumlarına göre anlamlı farklılık gösterdiği bulunmuştur. Geçmişte travma yaşantısı olanların travma sonrası stres belirti düzeyleri, travma yaşantısı olmayanlara göre daha yüksek bulunmuştur. Bireycilik eğilimi ile dünyaya ilişkin varsayımlardan rastlantısallık varsayımı arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Bireycilik eğilimi arttıkça rastlantısallık varsayımı artmaktadır.