Publication: Okul Öncesi Eğitimi Alan Çocukların Ebeveynlerinin Dijital Ebeveynlik Farkındalıkları ve Ebeveyn Medya Arabuluculuğu Profilinin Anne-Baba Çocuk İlişkisine Etkisi
Program
Authors
Advisor
Date
Language
Type
Publisher:
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Abstract
Ebeveyn-çocuk ilişkisinin kalitesini belirleyen birçok faktör vardır. Dijital çağda aile ilişkileri teknolojinin etkisiyle değişmekte ve geleneksel yapılardan uzaklaşmaktadır. Bu durum ebeveynlerin, çocuklarının gelişimine ilişkin anlayışlarını ve dijital ortamlarda nasıl etkileşim kuracaklarına ilişkin bilgilerini yeniden gözden geçirmelerini gerektirmektedir. Ebeveynler çocuklarına ilgili teknolojik becerileri öğretme yöntemlerini ve dijital araçlarla nasıl etkileşime gireceklerini öğrenmelidir. Bu sayede hem çocuklarına teknoloji kullanımı konusunda destek olabilirler hem de aile içinde ortaya çıkabilecek çatışmaların önüne geçebilirler. Buradan hareketle bu çalışmadaki ilk amaç, dijital ebeveynlik farkındalığı, medya arabuluculuğu ve ebeveyn çocuk ilişkisinin demografik değişkenlere göre farklılık gösterip göstermediğinin incelenmesi olup ikinci amaç ise okul öncesi dönemdeki ebeveynlerin dijital ebeveynlik farkındalıkları ile ebeveyn-çocuk ilişkisi arasında medya aracılık davranışlarının aracılık etkisinin incelenmesi olarak belirlenmiştir. Çalışma nicel araştırma yöntemlerinden ilişkisel tarama modeline göre yürütülmüştür. Çalışmada uygun örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Çocuğu okul öncesi eğitim almakta olan 327 ebeveyn araştırmaya katılmıştır. Çalışmaya katılan ebeveynlere, demografik bilgi formu, Dijital Ebeveynlik Farkındalık Ölçeği (DEFÖ), Erken Çocukluk Ebeveyn Medya Aracılık Ölçeği (MAÖ) ve Çocuk Anababa İlişki Ölçeği (ÇAİ) uygulanmıştır. Veriler, t-testi, ANOVA, korelasyon ve aracılık testleri kullanılarak analiz edilmiştir. Buna göre, ebeveynlerin cinsiyetine, çalışma durumuna, yaşına ve günlük internet kullanım sürelerine göre MAÖ ve ÇAİ de anlamlı bir farklılaşma olmazken DEFÖ'nün olumsuz model olma alt boyutunda anlamlı bir farklılaşma olduğu bulgulanmıştır. Ebeveynlerin eğitim durumlarına göre ise hiç bir ölçekte farklılaşma olmadığı görülmüştür. Ayrıca çocuğun doğum sırasına göre sadece MAÖ'de anlamlı bir farklılaşma tespit edilmiştir. MAÖ ile ÇAİ arasında ve MAÖ ile DEFÖ'nün alt boyutları arasında bir ilişki olduğu sonucuna ulaşılmıştır. GLM Arabuluculuk Modeli testi ile DEFÖ ve ÇAİ arasında MAÖ'nün aracılığı analiz edilmiştir. Model analizi neticesinde, ÇAİ ile DEFÖ'nün tüm alt boyutları arasında MAÖ'nün kısmi aracılık yaptığı bulgusuna ulaşılmıştır. Çalışma bulguları değerlendirildiğinde, ebeveynlerin medya arabuluculuk davranışlarını geliştirmeleri hem dijital ebeveynlik farkındalıklarını artıracak hem de çocuk ile olan ilişkilerini olumlu yönetebilmelerine katkı sağlayacaktır. Ayrıca dijital dünya ile çocukları arasında bir güçlü ve işlevsel köprü kurabilmesine olanak sağlayacaktır. Ebeveynlerin çocukların gelişim düzeylerine uygun, dijital iletişim becerilerini geliştirmeleri için eğitimler almaları sağlanabilir. Buna ek olarak, bu konuda okul öncesi öğretmenleri, rehberlik ve psikolojik danışmanlar ile bilgi ve iletişim teknolojileri öğretmenleri bu konuda destek sağlayabilirler. Hem annelere hem de babalara yönelik eğitimler planlanabilir. Eğer varsa çocukların bakımından sorumlu diğer bireylerde bu eğitimlere katılmalıdırlar. Çocukların bağımsız dijital davranışlarını takip edebilmek adına, ebeveyn kontrol uygulamaları kullanılmalıdır. Böylece ebeveynler çocuklarını medyanın zararlarından koruyabilirler ve çocuklarının merak ve ilgilerine göre dijital ortamlarda yönlendirebilirler.
Description
Yüksek lisans tezi.