Türk Dili Bölümü
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11413/6780
Türk Dili Bölümüne ait yayınları içerir.
Browse
Browsing Türk Dili Bölümü by Subject "Toplumsal Değişim"
Now showing 1 - 1 of 1
- Results Per Page
- Sort Options
Publication Metadata only Erken Cumhuriyet Dönemi Türk Romanlarında Edebiyat Algısı ve Türk Edebiyatı nın Dönemlerine Bakış(2012) Akyol Aycan, Gizem; 113299Cumhuriyet’in ilk yıllarında siyasi iktidar, yeni bir toplum inşa edebilmek amacıyla sosyal ve kültürel kurumlardan faydalanmıştır. Özellikle 1923-1950 yılları arası, Cumhuriyet’in, kurumlarıyla birlikte tesis edilmeye ve inkılâpların yaşatılmaya çalışıldığı bir dönemdir. Bu dönemde yazılan romanların büyük bir bölümünün siyasi iktidarın söylemleriyle uyum içinde oldukları görülmektedir ve bu ortamda edebiyat, toplumsal değiştirme gücüne sahip bir fonksiyon icra etmiştir. Başka bir ifade ile edebiyata, estetik bir zevkten çok, toplum üzerinde etkileyici rolü bulunan bir sanat olarak yaklaşan ilk dönem Cumhuriyet romancıları, eserleriyle toplum mühendisliği görevini üstlenmişlerdir. Cumhuriyet’in ideolojik yapılanması, özellikle 1940’lı yıllarda çok partili hayata geçene kadarki romanlar üzerinde etkili olmuş ve adeta bir kanon edebiyatının oluşmasına ortam hazırlamıştır. Romancıların önemli bir kısmı uzaktan veya yakından bu kanonik yapının içinde yer almıştır. Aslında bu yapıyı, tek partili yılların genel atmosferi olarak değerlendirmek de mümkündür. Cumhuriyetle birlikte medeniyet alanında yaşanan kırılma, yakın geçmişin uzun seneler boyunca sorgulanmasına sebep olmuştur. Bu bağlamda, 1923’ten 1950’li yıllara gelene dek, henüz toplum hafızasında taze olan Osmanlı, sosyal, kültürel ve siyasal kurumlarıyla Türk romanının temel malzemesi halindedir. Cumhuriyet’in ilk yıllarında genel edebiyat söyleminin dışında kalan romancılar, Osmanlı ile birçok konuda barışık olmalarından kaynaklanan bir yaklaşımla Osmanlı edebiyatını da bu yaklaşıma uygun bir biçimde ele almışlardır. Oysa Osmanlı edebiyatının sorgulandığı romanlarda Cumhuriyet dönemi romancılarının, bu edebiyatın özellikle Divan ve Servet-i Fünûn dönemlerinde toplumu değişim ve dönüşüme sevk edecek bir uyanışa ortam hazırlamadığı inancında oldukları görülmektedir.