ÖZAYDIN, ÖZDEM2023-01-262023-01-262021ÖZAYDIN Ö (2021). TÜRK VE ALMAN CEZA MUHAKEMESİ HUKUKUNDA GİZLİ SORUŞTURMACININ HAREKET SINIRINI AŞMASI VE AİHM’İN KONUYA YAKLAŞIMI(*). Ceza Hukuku Dergisi, 16(47), 493 - 524.1307-0851https://hdl.handle.net/11413/8255Gizli Soruşturmacı ceza muhakemesi hukukunda belirli suçlarda delillerin toplanması ve suçla ilgili araştırma yapması için görevlendirilen kamu görevlisidir. Hukuki niteliği itibariyle koruma tedbiri olan gizli soruşturmacı görevlendirilmesi bir takım koşullara bağlanmıştır. Bunun yanında gizli soruşturmacının görevini ifa ettiği sırada hangi sınırlar içinde hareket etmesi gerektiği önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu sınırlardan ilki, soruşturmacının suç işlemesi durumunda sorumlu olup olmayacağı ile ilgilidir. Özellikle suça kışkırtma durumlarında bunun hukuki sonucunun ne olacağı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararlarına da yansımıştır. Bu çalışmada AİHM’in gizli soruşturmacının suça kışkırtmasının hukuki sonucu ile ilgili olan 23.10.2014 tarihli Furcht/Almanya kararı ile 15.10.2020 tarihli Akbay ve diğerleri/Almanya kararı ele alınacaktır. Gizli soruşturmacının hareket sınırının ikincisi, kişinin kendini suçlayıcı beyanda bulunmaya zorlanamaması ilkesidir (nemo tenetur se ipsum accusare). Çalışmamızda ayrıca bu ilkenin Türk ve Alman hukuklarındaki yerini karşılaştırmalı olarak incelendikten sonra, AİHM’in konuya yaklaşımı üzerinde durulacaktır.trinfo:eu-repo/semantics/restrictedAccessGizli SoruşturmacıTürk ve Alman Ceza Muhakemesi Hukukunda Gizli Soruşturmacının Hareket Sınırını Aşması ve AİHM’in Konuya Yaklaşımı(*)Exceeding the Limits of Undercover Measure in Turkish and German Criminal Procedure and the ECHR’s Approach to the IssueArticle