Prof. Dr. M. İlhan UlusanGündoğdu, Fatih2014-08-152014-08-152011http://hdl.handle.net/11413/470Sözleşmenin kurulması anında mevcut olan edimin ifa zamanında borçludan kaynaklanan bir sebeple ifa edilmesinin mümkün olmaması şeklinde tanımlanabilecek olan ifa imkansızlığı, Borçlar Kanunumuzda özel olarak düzenlenmiş olmaması sebebiyle hiç veya gereği gibi ifa etmeme hallerini düzenleyen BK m.96 kapsamında ele alınmaktadır. Doktrinde birçok türü geliştirilen imkansızlık, meydana geldiği ana göre baştaki-sonraki imkansızlık; etkilenen çevreye göre objektif-sübjektif imkansızlık; sorumluluğa göre kusurlu-kusursuz imkansızlık; edimin etkilenme oranına göre kısmi-tam imkansızlık; süresine göre ise sürekli-geçici imkansızlık ayrımlarına tabi tutulmuş ve bu imkansızlık türlerine farklı hukuki sonuçlar bağlanmıştır. Bunun dışında imkansızlığa hangi sonucun bağlanması gerektiği meselesinde, çeşit ve sınırlı çeşit borçları, seçimlik borçlar, para borçları, sürekli borç ilişkileri ve mutlak kesin vadeli işlemler gibi durumlar özel bir anlam ifade etmektedir. Borçlunun ediminin ifasının, kendi sorumluluk alanından kaynaklanan bir sebeple imkansız hale gelmesi halinde, ifa etmeme sebebiyle zarar gören alacaklı borçludan olumlu zararının tazmin edilmesini isteyebileceği gibi, şartların gerçekleşmesi halinde manevi tazminat, kaim değer ve sözleşmeden kararlaştırılan cezai şartı da talep edebilecek, bunların yanı sıra yapma borçlarında alacaklı bazı hallerde borcu kendisi ifa etmek için hakimden kendisine izin verilmesini talep edebilecektir.Since the performance impossibility which can be defined as the impossibility of the performance of the deed existing at the time of the conclusion of the contract on the deed time due to a reason arising from the debtor is not particularly specified in our Code of Obligations, it is included in article 96 of the Code of Obligations which regulate the non-performance or improper performances. In the doctrine, impossibility with many types developed has been specified as the impossibility at the beginning or in the end according to the time it occurred; objective-subjective impossibility according to the environment affected; faulty-faultless impossibility according to liability; partial-whole impossibility according to the rate the deed is affected; and permanent-temporary impossibilities according to their terms and different legal consequences has been involved according to these types of impossibilities. Furthermore, as for which consequence should be connected to the impossibility, conditions such as type obligations and limited type obligations, alternative obligations, money obligations, permanent obligation relations and futures with absolute and final terms express a special meaning. In case the performance of the deed by the debtor becomes impossible due to a reason generating from his own area of liability, the payee who is harmed due to such non-performance can request the indemnification of the positive damage from the debtor as well as demand non-pecuniary damages, replacement value and the penal sanction decided from the contract in case of failure of the terms and demand permission from the judge for himself in order to perform the obligation himself in some cases as the payee in deed obligations.trHukukBorçlarBorçlar HukukuBorçlar KanunuKusurKusurlu sorumlulukSorumlulukİfaLawDebtsLaw of ObligationsCode of ObligationsFaultFaulty liabilityResponsibilityCarrying outBorca aykırlık hallerinden kusurlu ifa imkansızlığı ve hukuki sonuçlarıdoctoralThesis