Kayhan, Shurubu2019-09-052019-09-052019-05-20https://hdl.handle.net/11413/5247Türk tarihinde kadının yerinin oldukça önemli olduğu ve Türk erkeği ile Türk kadını birbirinin ayrılmaz bir parçası olarak kabul gördüğü bilinen bir gerçektir. Dolayısıyla Türk tarihinde kadını ayrı, dışlanmış olarak kabul etmek mümkün değildir. Ancak zaman ve mekan değişikleri karşısında Türk kadınının aile, toplum ve devlet anlayışı içindeki yeri de değişiklikler göstermiştir. Geniş bir alana yayılan Türkler farklı zaman dilimleri içinde çeşitli devletler kurmuşlar. Bu da farklı medeniyetler ile teması da beraberinde getirmiştir. Bu etkileşim Türk kadını üzerinde de kendini göstermiştir. Cesaretle, mücadele, savaş ve zafer elde etmek Türk kadınının başlıca özelliklerindendir. Türk kadınının dünyada eşi emsali yoktur. Bu mücadele kiminde elinde silahla, kiminin dilinde sözle, kiminde kaleminde yazı iledir. Türk kadını yeri geldiğinde halkına evlat yetiştiren, yeri geldiğinde eşi yoksa ocağına er olan, gerektiğinde de devlet yöneten, savaşan, topraklarına ve halkına sahip çıkan örnek kadındır. Dünya tarihine damga vuran ilk kadın hükümdar Tomris, Kazan melikesi Nogay kızı Süyünbike Katun, Altay kraliçesi Ükök, “Manas” destanında ise Kanıkey, Kız Saykal, Ay Çürök, Cami Mirza destanında Alp Cami Mirza, Kococaş destanında Kız Saykal, Rusların Orta Asya’yı işgali zamanında Kırgızların birliği için mücadele eden, halkı ile Ruslar asında köprü vazifesinde bulunan bilge, Alay kraliçesi Kurmancan Datka hem zekaları hem cesaretleri hem de güzellikleri ile tarihe iz bırakan Türk kadınlarından sadece bir kaçıdır. Kırgız Türklerindeki bazı ata sözlerinde de görüldüğü gibi “Acarduu ayal, adamdın periştesi, akılduu ayal, erkektin şerikteşi”, “Güzel kadın, insanın ruhu, akıllı kadın erkeğin eşi” ya da “Üydün körkü ayalda”, “Evin huzuru kadında” atasözlerinden de anlaşılacağı üzere Türk kadınlarının aile içinde ve sosyal hayattaki yeri de büyüktür. Eski Türk toplumlannda aile en önemli sosyal birlik olduğundan, ailenin temelini oluşturan kadın, Türk destanlarında ve Türk felsefesinde bir mertebe temeli üzerine kurulmuştur. Kadın erkeğin biricik yoldaşı ve çocuklarının anası olmak gibi önemli bir görevin yanı sıra; ata binen, savaşabilen alp tipi erkeğe uygun, bir görünüm sergiler. Kazak Türklerinde ise “Âyeli joq üy, suvı joq diyirmen.” “Kadım olmayan ev, suyu olmayan değirmen gibidir” atasözü de toplumda kadının değerini örneklemektedir. Çalışmamızda tarihten günümüze Türk dünyasının her açıdan tanınmış, geçmişe ve günümüze iz bırakmış örnek alp kadınlarını ele almayı hedefliyoruz.trAttribution-NonCommercial-NoDerivs 3.0 United Stateshttp://creativecommons.org/licenses/by-nc-nd/3.0/us/Türk DünyasıTürk KadınıAlp KadınlarTurkish WorldTurkish WomanAlpine WomenTürk Dünyasının Örnek Alp KadınlarıconferenceObject